Ana Sayfa / Medikal Ürünler / Kulak Kalıbı

Kulak Kalıbı

Kulak Kalıbı; işitme cihazı tarafından yükseltilen sesleri kulak kanalı yolu ile kulak zarına ileten medikal ürünlerdir.

Uygulama şekli ve çeşitlerine göre çeşitli fonksiyonları bulunan Kulak Kalıpları; işitme cihazı ile kulak arasında akustik bağlantısı, kulak kepçesinde durması, akustik geribesleme önleme veya en aza indirme ve yükseltilmiş ses sinyallerin akustik modifikasyonunu sağlamaktadır.

İşitme cihazı uygulayıcılarına göre; GainKazanç, OutputÇıkış ve Frequency ResponseFrekans Cevabı’nın işitme cihazı uygulamasındaki üç temel parametre olarak kabul edilmektedir. Bu parametreler, elektronik olarak işitme cihazı üzerinde bulunan trimpotlar veya program, akustik olarak kulak kalıbı, tüp ve boynuzda yapılan değişikliklerle ayarlanabilmektedir. Özellikle kulak kalıpları ve bağlantıları, uygulayıcı için frekans cevabını ayarlamaya yarayan önemli birer araçtır.

Kulak Kalıbı Çeşitleri

Kulak kalıplarının, burun eti olarak bilinen konka içerisinde ya da kulak kanalında kapladıkları yere göre farklılık gösteren birçok çeşidi bulunmaktadır. Bu farklılıklar görüntüyü, akustik performansı, rahatlığı ve işitme cihazının güvenliğini etkilemektedir.

Kulak kalıplarının adlandırılmasında bir standardizasyonun olmaması kalıpların tanımlanmasında zorluk oluşturmaktadır. Ancak, 1976 yılında American National Association of Earmold LaboratoriesAmerikan Ulusal Kulak Kalıbı Laboratuvarları Birliği; bazı tipler üzerinde fikir birliğine varmasına rağmen, yeni eklenen tipler için yine farklılıklar bulunmaktadır. Bazı kulak kalıpları tanımlayıcı isimler alırken, bazıları bulan kişinin adı veya uygulama alanları ile adlandırılmaktadır.

Kulak Kalıbı Materyalleri 

İmalatında çeşitli materyaller kullanılan Kulak Kalıpları; sert – yumuşak akrilik, polyvinil klorid, silikon ve polyetilen gibi materyaller kullanılmaktadır. Genelde renksiz, saydam görünümünün yanı sıra ten rengi de olabilen veya değişik renkler ile şekil verilmesi kolay ve alerjik olmayan sert akrilikler en çok kullanılan materyaldir. Daha sonra, esnek bir yapıya sahip ve genelde çocuklarda tercih edilen vücut ısısı ile genleşebilen ve böylece kulak kanalını daha iyi saran yumuşak akrilik kullanılmaktadır. Yine esnek ve çok yumuşak yapıya sahip, alerjik olmayan küçük çocuklarda tercih edilen silikon kullanılmaktadır.

Bunlara ek olarak, karışık malzemeden yapılan kulak kalıpları; sesin iletiminde belirgin bir etkisi olmamasına rağmen, iki farklı materyali bir arada barındırabilmek mümkündür. Kulak kalıbının hangi bölümünün hangi tip materyalden imal edileceğine karar vermek için; hastanın yaşı, alerji durumu, kulak kanalının yapısı ve hastanın tercihi göz önünde bulundurulmalıdır.

Akustik Modifikasyon

Günümüz kulak kalıbı teknolojisi akustik modifikasyonlarla kayıp miktarı yüksek frekanslı sesleri iletmede yeterli düzeye ulaşmıştır. Kulak kalıbında Ventilasyon, Damping ve Horn etkisini içine alan 3 tip akustik modifikasyon mümkün olup; Ventilasyon ile 1000 Hz ve altındaki frekanslar modifiye edilirken, Damping ile 1000-3000 Hz arasındaki frekanslar, Horn etkisi ile ise 3000 Hz üstündeki frekanslar modifiye edilebilmektedir. Aynı zamanda, kulak kalıbında bu modifikasyonların sadece birisi kullanılabileceği gibi üçü birlikte de kullanılabilmektedir.

Temizlenmesi

İşitme cihazının bakımı kadar önemli olan kulak kalıbı bakımı; kalıbın kulak kiri ile tıkanmasının önlenmesi gerekmektedir. Kir ifrazı kişiden kişiye değişmekle birlikte kir durumuna bağlı olarak temizlenmelidir. Kulak kalıpları ılık sabunlu suda yıkanmalı ve sonrasında tüpün içinde su kalmadan iyice kurutulmalıdır.

Sonuç

Son olarak, işitme cihazında yükseltilmiş seslerin azami şekilde kullanıcıya iletilmesinde önemli görevi olan kulak kalıpları; dolayısıyla fonksiyonları, etkinliği ve akustik modifikasyonlar açısından titizlikle ele alınmaktadır. Etkin duymayı sağlayan işitme cihazı uygulamasında işitme sorunu yaşayan bireylerin ihtiyaçları doğrultusunda; fonksiyonları, çeşitleri ve kullanılan materyaller, kulak kalıbı akustiği ve modifikasyonları göz önüne alınarak kalıp seçimi ve uygulaması özenle gerçekleştirilmelidir.

Kulak Kalıbı

Tarihçesi

Kulak kalıpları 1920 yılında itibaren işitme cihazı fitinginin bir parası olarak ele alınmaktadır. Bilinen ilk kulak kalıbı 1922 yılında ABD’li diş hekimi Mayer B. A. Scheir tarafından protez diş yapımında kullanılan malzemeler ile uygulamıştır. Kulak kalıbının bilimsel olarak ele alınıp incelenmesi, ilk olarak 1949 yılında Leland A. Watson ve Thomas Toland’ın yazdığı “Hearing Tests and Hearing Instruments İşitme Testleri ve İşitme Cihazları” isimli kitabında kulak kalıbının kullanım rahatlığı ve gerekliliği işlenmiştir.

İlk kapsamlı araştırmayı 1967 yılında İşitme Cihazlarının Babası kabul edilen mucit Samuel F. Lybarger; kulak kalıbı ile ilgili yapmış olduğu çalışmalarını “Earmold AcousticsKulak Kalıbı Akustiği” adlı kitabında yayınlamıştır. Kulak kalıbı ile ilgili ilk sempozyum 25 Ağustos 1974 tarihinde ABD, Philadephia‘da Fogel & Mynders tarafından düzenlenmiştir. Daha sonra ikinci sempozyum, Danavox Vakfı tarafından 1975 yılında düzenlenmiştir. Sempozyumdan sonra “Earmolds and Associated ProblemsKulak Kalıpları ve İlişkili Sorunlar” isimli bir kitap yayınlanmıştır.

Son olarak, teknolojisinin gelişimi ile işitme cihazı frekans alanının genişlemesi ve işlenen ses kalitesi artmıştır. Özellikle, işitme cihazı kullanıcısına iletilebilmesi noktasında kulak kalıbının rolü ve önemi Killion M.C. geliştirdiği kulak kalıpları ile sağladığı imkânları işitme cihazı kullanıcılarına iletebilme yolunda ilk adımları atmıştır. Killion’nın açtığı bu yolda diğer çalışmalar ile kulak kalıbı teknolojisi günümüzde önemli bir yere ulaşmıştır.

Referans & Kaynak

Referans & Kaynak

Türk Odyoloji ve İşitme Araştırmaları Dergisi –İşitme Cihazlarında Kulak Kalıbı Teknolojisi –  Hürol ERİŞÇİ

Hakkında hipokratist

Ayrıca Kontrol Et

Kulak Bakım Ürünleri

Kulak Bakım Ürünleri

Kulak Bakım Ürünleri; kulağa girme ihtimali olan toz, kir, bakteri ve diğer şeyleri temizlemek ve …