Koter Kalemi

Koter Kalemi, elektrik akımı kullanılarak tıbbi ve cerrahi olarak kan damarları ve dokuyu kesebilen, kapatabilen veya dağlama ile uçtan iletilen ısı yoluyla kanamayı durdurmak için kullanılan el tipi tıbbi cihazlardır.

Koter kalemleri veya koterler; kulak burun boğaz, üroloji, oftalmik, dermatolojik, plastik ve genel cerrahi gibi çeşitli tıbbi uzmanlıkları ve veterinerlik uygulamalarında kan damarlarında yaygın olarak kullanılan tıbbi bir prosedürdür.

Doğrudan veya alternatif bir akım kullanılarak kan damarları ve dokuyu kesebilen, kapatabilen veya dağlayabilen koter ve elektrokoter cihazlarının kalemleri bir tel elektrottan aşırı ısı üreterek geçmektedir. İşlem sırasında daha sonra hemostazı veya çeşitli seviyelerde doku tahribatı ile canlı dokuya uygulanmaktadır. Bu uygulama kötü huylu ve iyi huylu deri lezyonlarını yok etmesinin yanı sıra dokuları kesme ve kanamayı kontrol etmek için etkili bir prosedür haline gelmiştir.

Derin veya yüzeysel cerrahi prosedürler sırasında elektrokoagülasyon ile 2 ile 3 mm’den küçük kan damarlarından koter kalemi ucu yardımıyla yüksek frekanslı akımla kanayan damar uçlarında pıhtılaşma oluşturarak kanamanın durdurulmasını sağlayabilmektedir.

Modern koter kalemleri, elektrik enerjisini hastanın dokusuna aktarması sonrasında ve moleküler enerjiye dönüştürmektedir. Bu enerji transferi, eski moda ilkel koterizasyonla aynı amaçlara hizmet eden hücre içi ve hücre dışı proteinlerin parçalanmasına yardımcı olmaktadır.

Koter kalemleri ile ilişkili teknikler, zaman içinde birçok teknolojik ve güvenlik iyileştirilmeleri olmuştur. Bununla birlikte, elektrocerrahi ürünleri ve aksesuarlarında önemli gelişmeler olmuştur. Koter kalemleri, hedeflenen dokuların yok edilmesi için ısı kullanılan, enerji ile çalışan küçük cihazlardır. Kullanımı, ısı ve elektriği tek bir elektrot vasıtasıyla cerrahi bölgeye yönlendiren monopolar elektrocerrahi ile akımı bir forseps seti aracılığıyla birbirinin yerine geçebilir şekilde yönlendiren bipolar elektrocerrahi olarak sınıflandırılmaktadır.

Günümüzde koter kalemleri yüksek ve düşük sıcaklık seçenekleri bulunmaktadır. Bazıları yaklaşık 1093 °C dereceye kadar ulaşan yüksek sıcaklık versiyonları ile oftalmolojide kullanılan 760 °C dereceli düşük sıcaklık versiyonlu seçenekleri gibi çok çeşitli prosedürler kullanılabilmektedir. Çoğunlukla, koter kalemleri tek kullanımlık olarak ayrı ayrı paketli ve değiştirilebilir piller ve uçları içermektedir.

Koter Kalemi Kullanımı

Tek kullanımlık koter kalemi kullanımı enfeksiyon ve komplikasyon olasılığını en aza indirme gibi avantajlara sahiptir. Cerrahi koter kalemi kullanmak hastaların daha hızlı iyileşmesine ve yara izi olasılığını azaltmasına yardımcı olabilmektedir.

Güvenli ve etkili bir yöntem olan koter kalemi, tıbbi ve cerrahi olarak değerli bir parçadır. Yüksek sıcaklıkta kullanılan koter kalemi, tıbbi ve cerrahi prosedürler için güvenli ve etkili bir yaklaşımdır.

Koter Kalemi, cerrahi ve tıbbi çok çeşitli prosedürleri gerçekleştirmesine olanak tanımıştır. Ayrıca küçük ve yüzeysel lezyonların tedavisinde kullanıldığından, ayakta tedavi prosedürleri ile muayenehane içi tedavilere uygundur.

Koter cihazlarının uygun şekilde kullanılması konusunda yanlış kullanımın ciddi doku hasarı ve yanıklara neden olmaması için eğitim alınması gerekmektedir. Eğitimler ile birlikte kapsamlı kullanım kılavuzlarıyla güvenli ve sorumlu şekilde kullanılması için ek eğitimler önerilmektedir.

Tarihçesi

Tarih boyunca kaydedilmiş kayıtlara göre, ağır kanamayı durdurmak için dağlama yöntemi Hipokrat‘a kadar uzanmaktadır. Eski şifacılar, kan ve çevresindeki dokulara aşırı ısı uygulanması ile kanın pıhtılaşmasına ve kanamanın durmasına neden olduğunu öğrenmiştir. Ancak koterizasyon uygulaması genellikle yarardan çok dokuya önemli ölçüde zarara ve daha fazla komplikasyona yol açmıştır. Daha sonra, orijinal kızgın mızraklar, taşlar ve açık ateşte ısıtılan doğrudan yaraya uygulanan dağlama bıçakları ile çok yol kat edilmiştir.

Kanamayı durdurmanın daha yaygın bir yöntemi olarak elektrokoter uygulamasının ortaya çıkması ile arterlerin bağlanması sonunda koterizasyonun yerini alırken, hala özel cerrahi prosedürler için kullanılmaktadır.

Elektrokoter uygulaması, 1926 yılında aşırı kanama nedeniyle bir hastanın kafasındaki tümörü çıkarmakta zorlanan beyin cerrahisinin babası olarak bilinen Harvey Cushing‘e yardım etmek amacıyla Harvard Üniversitesi araştırmacısı ve Biyofizik alanının kurucusu olarak bilinen bilim insanı ve mucit William T. Bovie tarafından tanıtılmıştır.

Bovie ve Cushing, elektrokoter kullanarak tümörü çok az kanamayla çıkarmayı başarmıştır. Sonrasında beyin cerrahisinde önemli bir engel olan kanamaların, bu cerrahi teknikle büyük bir atılım sağlanmıştır.