Tıp Terimleri Sözlüğü‘nde verilen bilgiler, E Tıp Terimleri bilgi amaçlı çalışma olup; Tıp Sözlüğü‘nde yer alan E ile başlayan tıbbi terimlerinin karşılığındaki açıklaması tanı ve tedavi amacı ile kullanılmamıştır.
E Tıp Terimleri
Ecchymosis / Ekimoz: Kan damarının yırtılması ile deri altı kan toplanması sonucu mor rengini alması, bere, çürük, kesme.
Echocardiography / Ekokardiyografi: Kalp – Damar sistemine gönderilen yüksek frekans ses dalgalarının yansıması sonrasında çizelge halinde gösterilmesini sağlayan ultrason yöntemi.
Echo-Encephalography / Ekoensefalografi: Baş bölgesinden geçirilen ses dalgaları ultrason yöntemiyle beynin incelenmesi.
Ectopic Pregnancy / Ektopik Pregnansi: Ektopik gebelik veya dış gebelik.
Ectropion /Ektropion / Ektropyon: Göz gibi bir oluşumun kenarı içten dışa dönmesi, dışa dönme, dışa çevrilme, ters çevrilmesi.
Eczema / Ekzema / Egzama: Çeşitli sebeplerden dolayı gelişen, kabuklaşma ve akıntı oluşabilen içi su dolu kabarcık oluşması ile kaşıntılı deri iltihabı.
Eczematoid, Eczematous / Ekzematoit, Ekzematoz: Ekzema’ya benzer irinli lezyon.
Edema / Oedema / Ödem: Vücutta sıvı birikmesi veya herhangi bir yerinde toplanan sulu madde.
Edentulous / Edantulus: Dişsiz, dişi olmayan.
Electrocardiogram / Elektrokardiyogram – EKG: Kalp kasılmalarına eşlik eden elektrik akımlarının zaman ve voltaj değişkenliklerini incelemek için uygulanan grafik metod.
Electrocochleography / Elektrokokleografi / ECoG / Uyarılmış İşitsel Beyinsapı Odyometrisi: İşitme organına gönderilen uyaran sonucu koklea ve işitme sinirinde elektriksel aktivitelerin kaydedilmesi.
Electrodesiccation / Elktrodesikasyon: Elektrot ile kısa ve yüksek frekanslı elektrik kıvılcımlarının hücre ve dokuları tahrip etme.
Electroencephalography / Elektroensefalografi – EEG: Beyin aktivitesiyle bağlantılı olarak beyin kabuğunda sürekli oluşan elektrik potansiyeli değişikliklerinin grafik olarak yazdırılması.
Electromyogram / Elektromiyogram – EMG: Kas kasılmalarına bağlı elektrik akımlarının elektromiyografi olarak yazdırılmasıyla elde edilen çizelge, eğri.
Electromyography / Elektromiyografi: Kas aktivitesine eşlik eden elektrik akımlarının grafik olarak yazdırılma işlemi.
Electrophoresis / Elektroforez: Bir solüsyonda elektrikle yüklenmiş koloidal partiküllerin bir elektrik alanın etkisiyle pozitif veya negatif kutuba doğru elektrodlara yönelmesi ile hareketi.
Emmetropia / Emetropi: Paralel gelen ışık ışınlarının, retina üzerine odaklaşması ile belirgin normal görüş hali.
Encephalitis / Ensefalit: Beyin iltihabı.
Encephalocele / Ensefalosel: Beyin fıtığı.
E Tıp Terimleri
Encephalomalacia / Ensefalomalasi: Beyin dokusu anormal şekilde yumuşak kıvam alması veya beynin yumuşaması.
Encephalopathy / Ensefalopati: Birçok hastalığın genel durum değişiklikleri ya da bazı zehirlenme durumlarının dejeneratif değişikliklerle oluşturduğu serebral bozukluklar adı verilen beyin felcinin tümüne verilen isim.
Endarterectomy / Endarterektomi: Arter kesi yapılarak içinde tıkanıklığa yol açan trombus bölgesi adı verilen damar geçirgenliğini sağlamak için tıkanıklığa sebep olan ateromatöz odağının cerrahi operasyon ile çıkarılması.
Endocrine Hormones / Endokrin Hormons: İç salgı hormonları.
Endocrinologist / Endokrinologist: Endokrin sistem hastalıkları ile ilgili uzman, endokrinolog, endokrinoloji uzmanı.
Endodontist / Endodontist: Endodonti uzmanı.
Endokrinology / Endokrinoloji: Endokrin sistem hastalıkları ve sistem tarafından salgılanan spesifik bileşikler olan hormonlar ile ilgilenen tıp ve biyoloji ile ilgili uzmanlık alanı.
Endometriosis / Endometriozis: Endometriyum dokusunun uterusda ektopik olarak normal yeri dışında, çoğu kez kan içeren kistler şeklinde bulunuşu.
Endometrium / Endometriyum: Uterus boşluğunu çevreleyen iç tabakası veya uterus mukozası.
Endoscopy / Endoskopi: Vücuttaki sindirim sistemi, keseler, kapalı ve dar girişli boşluk kanalların endoskop aracılığıyla gözle doğrudan incelenmesinde kullanılmaktadır.
Endosteum / Endosteum: Kemik boşluğunu saran, bağ dokusu hücrelerinin oluşturduğu ince zar.
Endotracheal / Endotrakeal: Soluk borusunun içi ile ilgili veya içinden geçirilen.
Entropion / Entropion: Göz kapağının içe kıvrılması ya da ters döndürülmesi.
Epicardial / Epikardiyal: Kalbin üst kısmı olan epikard ve epikardiya ile ilgili.
Epidermis / Epidermis: Üst deri veya dış deri. Deri’nin dermis üstündeki keratinize çok katlı yassı epitelden oluşan yüzeysel katı.
Epididymitis / Epididimit: Epididim iltihabı.
Epidural / Epidural: Beyinde dura mater zarı üzerinde veya dışında olan.
Epiphysis / Epifiz: Uzun kemiklerin iki uç kısmından biri. Uzun kemik ucu. Gelişim dönemi sekonder kemikleşme merkezinde oluşan kısım.
Episiorrhaphy / Epizyorafi: Vulva bölgesinin oluşan yırtığın dikilmesi.
Episiotomy / Epizyotomi: Doğum esnasında oluşabilecek yırtıkları önlemek amacı ile vulva bölgesinin alt ya da alt yan tarafına kesi yapılması.
E Tıp Terimleri
Epispadias / Epispadiyas / Epispadyaz / Anaspadyaz: Üretra ön duvarının yokluğu sonucu, penisin üst yüzüne açılmasıyla belirgin doğuştan anomali.
Eructation / Erüktasyon: Yeme veya içme esnasında ya da sonrasında; mideye geçen havanın ağız yoluyla sesli olarak dışarı çıkarılması. Geğirme.
Eruption / Erupsiyon: Deri üzerinde isilik, döküntü, kırmızımsı veya pembe küçük kabarcıkların oluşması ile derideki lezyonun açılması ve patlamasının yanı sıra; gelişmekte olan dişin, diş eti arasından dışarıya doğru belirmesi veya diş sürmesi.
Erythema / Eritem: Deride tek veya yaygın olarak kızarıklık ve kızartı.
Erythematous / Eritematoz: Eritem ile ilgili ve özelliği gösteren.
Erythremia / Eritremia: Kanda eritrosit sayısının aşırı derecede artışı ve cilt kızarıklığı, renk alışı ile kemik iliği hiperplazisi belirgin kronik hastalık.
Erythrocyte / Eritrosit: Kırmızı kan hücresi. Alyuvar. Çekirdeksiz kan hücresi.
Esophageal Atresia / Özefagel Atrazi: Doğuştan yemek borusunun bir bölümünün kapalı oluşu. Özefagus darlığı.
Esotropia / Ezotropi: İçe doğru yönelik olan şaşılık.
Estrogen / Östrojen: Östrojenik hormon etkisine sahip olan özellikle ovaryumdan salgılanan doğal veya sentetik bir madde.
Ethmoid / Etmoid: Kalbur şeklinde bir kemik, kafatasının etmoid kemiği.
Ethmoidal / Etmoidal: Etmoid kemik ve sinüsü ile ilgili.
Eupnea / Öpne: İstirahat hali ile normal solunum şekli.
Euthyroid / Ötiroid: Tiroid işlevinin normal olarak doğru ve düzgün çalışması.
Exocrine Glands / Eksokrin Bezler: Dış salgı veya Ekzokrin bezleri.
Exophthalmia / Ekzoftalmi: Göz küresinin dışa çıkıklığı ya da bombeliği fazla olması.
Exotropia / Ekzotropi: Dışa doğru şaşılık.
Extracapsular / Ekstrakapsüler: Bir organın mahfazasının dışında veya kapsül ile ilgili olan.
Extracorporeal / Ekstrakorporal: Vücut dışında kalan veya vücut ile ilgili olmayan.
Extraocular / Ekstraokuler: Göz küresinin dışında veya göz dışı ile ilgili.
Extravasation / Ekstravazasyon: Damar çeperinden dışarı taşma, sızan veya akış.