Osteopati

Osteopati; insan vücudunda yer alan; eklem, kas, bağ dokusu ile omurgayı içeren kas-iskelet sistemini güçlendirilmesine yardımcı olan, vücut sağlığının bütününe odaklanan ve hastalıklarda kas-iskelet sisteminin etkinliği üzerine, bilimsel dayanağı olan değerlendirme ve tedavi yöntemleriyle tamamlayıcı tıp uygulaması olan bilim dalıdır.

Osteopati

Osteopatide, hastalıktan çok hasta ön planda tutulup, vücut bütünsel olarak genel değerlendirmeye ele alınarak; hastalığa neden olan etkenleri ortaya çıkarabilmek için etkenlerin ortadan kaldırmasına yönelik tedavi programları ortaya çıkarılması sağlanmaktadır. Osteopatlarparietal adı verilen organların çeperi, visceral adı verilen iç organsal, kraniosacral adı verilen merkezi sinir sistemine ait değerlendirmeler alarak; hastalığın özgeçmişi, soygeçmişi ve öyküsü ile birlikte beslenme, psikoloji, yaşam tarzı da dikkate alınarak, çıkacak sonuçlar doğrultusunda tedavi programı hazırlanmaktadır.

Osteopatinin günümüzde kullanılan çağdaş modern tedavilerinde; anatomik kavrama fizyolojik, psikolojik, endokrin ve energetik sistem ile birlikte, kimyasal ve fiziksel elementler gibi olgular da eklenerek bütüncül hale gelmiştir. Ortopedi, pediatri, dahiliye gibi bilim dalları ile multidisipliner bir ilişki içerisinde yer alan osteopati; osteopat uzmanı hastanın bu yaklaşıma uygun görülmediğinde ilgili bölümlere gönderilmektedir.

Osteopatinin felsefesinde dokuya olan saygı ile dinlenerek, agresif hiç bir müdahale gerçekleşmemekle birlikte; vücudun kendini onarması için ona yol göstermesidir. Osteopatinin tedavi yöntemi hastalık ortaya çıkmadan önce de uygulanması; ilaçlı tedavi gibi yan etkisi olan tedavi yöntemleri de uygulanmamaktadır.

Tarihçesi

Osteopati; 1874 yılında ABD’li doktor Andrew Taylor Still tarafından geliştirilmiştir. Amerikan İç Savaşı sonrası eşi ve üç çocuğunu menenjit hastalığından kaybetmesinin ardından; o dönemde uygulanan tedavilerin eksik kaldığı düşüncesiyle hayatının uzun bir bölümünü farklı ve yeni yöntemler geliştirerek geçirmiştir.

Eski Yunan’da “osteonkemik” ve “pathosacı çekmek” kelimelerini kullanarak, Türkçe’de “kemik ağrısı” olarak çevrilerek, hastalık ve fizyolojik fonksiyon bozuklukları nedenlerinin, temelleri bozulmuş kas-iskelet sisteminden kaynaklandığını; sağlıklı bir vücut elde edebilmek için tedavi sırasında vücudun tüm kısımlarının bütüncül olarak ele alınması, değerlendirilmesi ve tedavi edilmesini gerektiğini ifade etmiştir.

1892 yılında Dr. Andrew Taylor Still, ABD’nin Missouri eyaletinde ilk kurulan okul olan Amerikan Osteopati Okulunu kurmuş olup; günümüzde A.T. Still University adıyla Sağlık Bilimleri Üniversitesi olarak eğitimlerine devam etmektedir. 1897 yılında ilk mezunlarını veren okul; Amerikan Osteopatlar Derneğini kurarak eğitimleri belli bir standardizasyona getirme çalışmalarını başlatmıştır. 1898 yılında “Journal of Osteopathy – Amerikan Osteopati Enstitüsü” adıyla dergi yayımlamaya başlamıştır.

Osteopatinin Dünyadaki Gelişimleri

Dünya Sağlık Örgütü osteopatiyi 2003 yılında geleneksel tıbba ilişkin bilimsel bir teşhis ve tedavi yöntemi olarak kabul edilmektedir.

Dünyada uluslararası düzeyde iki kuruluş Osteopatiyi temsil etmektedir. “Uluslararası Osteopati Birliği – Osteopathic International Alliance” ve “Dünya Osteopati Sağlık Örgütü – World Osteopathic Health Organization” uluslararası boyutta dünyada belirlenen yerlerde organizasyonlar düzenlemektedir.

ABD‘de 1967 yılından itibaren osteopatik tıp eğitimleri tüm yönleri ile akredite edilmiş olup; Kanada ve ABD‘de 4 yıllık yüksek okul derecesinde bir müfredat programı ile bütünleşmiş ve osteopati diplomasına sahip olanlar “Doctor of Osteopathy” ünvanını kazanmaktadır.

Avustralya ve Yeni Zelanda‘da kendi başına bir meslek dalı olarak kabul edilmekte ve 5 yıllık eğitim programı uygulanmaktadır.

Avrupa‘da; Avrupa Birliği ülkeleri içinde çeşitli farklı yasal düzenlemeler olup; Avrupa Osteopati Yönetmeliği – FORE‘ye bağlı kalarak, osteopati dernekleri belirli standart organizasyonu oluşturmaya çalıştırmaktadır. İngiltere‘de; 1993 yılında osteopatlar çalışmak için “Genel Osteopati Kurulu – GOsC” mesleği düzenleyen ve teşvik eden otorite bir kurum olarak, kayıt yaptırarak kursları üniversite sistemiyle bütünleştirilmiştir.

Hindistan‘da Sri Sri Üniversitesi, Dünya Sağlık Örgütü tarafından tanımlanan kriterleri takip ederek; osteopati yüksek lisans derecesi sunan ilk üniversite olmuştur.

Türkiye‘de; 2014 yılında Sağlık Bakanlığı tarafından Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği kapsamına alarak; 5 yıllık osteopati eğitimi tamamlayan hekim ve fizyoterapistler uygulayabilmektedir. Osteopati eğitimlerini Aktif Sağlıklı Yaşam Merkezi organizasyonluğunda; Almanya‘da Dünya Sağlık Örgütü eğitim kriterlerini uygulayan tek okul olan, “Uygulamalı Osteopati Enstitüsü – Institut Für Angewandte Osteopathie – IFAO” tarafından verilmektedir.

Hakkında hipokratist

Ayrıca Kontrol Et

Hipnoterapi

Hipnoterapi bireylerin çeşitli nedenlerden dolayı, endişe ve kaygı gibi sorunlarla başa çıkmasına yardımcı olmak amacıyla; …